Bugün 6 Haziran Dünya Diyetisyenler Günü. Bugün Diyetetik Bölümü için önem arz eden bir gün. Bugün ilk Beslenme Uzmanı'nın Diploması'nı aldığı gün. Biz de bu günü unutmadık ve bugün hem bölüm hakkında hem de diyetisyenlik mesleği hakkında bir yazı yazmayı düşündük. Diyetisyenler gününe armağanımızdır.
Doğru beslenme, yaşamsal faaliyetlerin devam etmesi, bozulmuş sağlığın düzeltilmesi için altın kuraldır. Beslenme bu kadar kıymetli olunca beslenme uzmanları da oldukça kıymetli. Sırasıyla meslekten bahsedelim;
Beslenme Ve Diyetetik Bölümü Hakkında Kısaca..
Beslenme ve diyetetik 4 senelik bir bölüm olup zorlayacı ama bir o kadarda keyifli dersleri barındırıyor. Gerek anatomi, gerek fizyoloji, bolca kimya, en keyifli kısımlarda; mutfak eğitimi ve diyet listesi yazma menü planlama..
Biyoloji ve Kimya ya önem gösteren, matematiği de barındıran bu bölümde tempo biraz yorucu. Bu bölüm enerji isteyen motivasyon isteyen bir bölüm.
3 sene ders, sınav, laboratuvar arasında geçip gidiyor. Ve geldik mesleğe ilk adım.
4. sınıf. Artık stj. diyetisyensiniz. Tebrikler
Stajda Neler Oluyor ?
Stajlarınızı; hastanelerde, polikliniklerde, toplu yemek hizmeti sağlayan mutfaklarda, özel kliniklerde, aile sağlığı merkezlerinde yani açıkçası bünyesinde diyetisyen barındırma zorunluluğu olan her yerde tamamlıyorsunuz.
Burada vaka takip ve incelemesinde ki en keyifli kısmı diyebiliriz, toplu beslenme sistemleri yani mutfakta, personel - menü planlama ve kontrollerinde, yoğun bakım üniteleri, çocuk poliklinikleri gibi pek çok serviste rol alıyorsunuz.
Bir yandan da 4. sınıfın en zorlu durağı tez ile ilgili çalışmalar yapıyorsunuz.
Staj bitti. Tez bitti. Sunumunuzu yaptınız. Geçer notu aldınız. Artık meslektesiniz.
Mesleki Hayat ?
Artık rahatsınız diyemeyeceğiz. Zorluklar şimdi başlıyor. Meslekte karşılaşacağınız birbirinden farklı vakalar, çalışma koşulları, iş imkanları sizi biraz zorlayabilir. Fakat yılmamalısınız. Pes etmeden mesleğiniz için çalışmaya devam etmelisiniz. Diyetisyenlik mesleği yatarak veya çabalamadan başarılar kazanılabilecek bir meslek değil. Var gücünüzle çalışmalı, çalışmalı ve çalışmalısınız.
Peki nerede bu işin keyfi. Geldik o noktaya. Günün sonunda danışan ve hastalarınızın yüzündeki tebessümün nedeni olabilmek, ektiğiniz tohumların filizini görmek tüm yorgunluğunuzu alacak. Bir kez daha iyi ki diyeceksiniz.
Hastalarınızı bireysel değerlendirmelisiniz. Her bireyin kendine özgü yaşamsal faaliyetleri, beslenme alışkanlıkları, sevdikleri ve sevmedikleri vardır. Bunların yanında sağlık durumları. Eşlik eden hastalıklar, kullanılan ilaçlar. Tüm bunlar ayrı ayrı ele alınması gereken konular.
İyi bir diyetisyen olmanın sırrı; "Her hastam ilk hastam." inanışıdır. İlk hastanızdaki o heyecan, şevk ve titiz çalışmayı son hastanıza kadar asla bırakmamalısınız.
Siz hasta ve danışanların sevgisi ve memnuniyeti ile güçleneceksiniz. Ama bu sırada mesleki etik ve değerlerden ödün vermeyen çizgilerinizi korumalısınız.
Beslenme ve Diyetetik bundan tam 54 yıl önce Hacettepe Üniversitesi'nde,1962'de kuruldu. İlk Diplomasını 6 Haziran 1966 da alan İlk Diyetisyenlerimize ithafen kutlanan bugünde meslekte 20,30,40 yılını dolduran diyetisyenlere hizmet plaketleri verilmekte. İlk Diyetisyenlerimiz ise 2016 yılında 50. yıl plaketlerini almışlardır. Türkiye Diyetisyenler Derneği(TDD) öncülüğünde kutlanan bugünün biz diyetisyenler için anlamı oldukça yüksek. Mesleğimizin değeri, geçmişi ve geleceğini anımsatan gün 6 Haziran Dünya Diyetisyenler Günü..
Tüm gerçek diyetisyenlerin bugünü kutlu olsun. Var olsun.
Sağlıkla kalın..
Dyt.Batuhan CANARSLAN